Genel

RAMAZAN AYININ AREFESİNDE…

Bütün Müslüman kardeşlerimize Ramazan ayı mübarek olsun. Rabbimiz bu ayımızı huzur, saadet, kardeşlik ve hayırlara vesile kılsın inşaallah

Ramazan ayı, hiç şüphesiz, bir fırsatlar ayımızdır. Maddi ve manevi hayatımızı yenilemede, yanlış alışkanlıklarımızdan arınmada, yeme içmemizden günlük yaşantımızdaki her amelimize kadar ciddi bir özeleştiri yapmada Allah(cc) tarafından önümüze konan bu fırsattan azami derecede istifade etmek için karar verelim ve uygulamaya başlayalım. 

Resûlullah, (s.a.v) bir Şaban ayının son gününde bir hutbe irad buyurdu ve şöyle dedi: 

“Ey Müslümanlar! 

Büyük ve mübarek bir ayın gölgesi üzerinize düştü. Bu ay, içinde ‘bin aydan daha hayırlı’ olan Kadir Gecesi’ni barındıran bir aydır. Bu ay, Allahû Teâlâ’nın, gündüzlerinde orucu farz; gecelerinde teravih namazını nafile olarak meşru kıldığı (mübarek) bir aydır. 

Bu ayda kim bir hayır işlerse başka zamanlarda bir farzı yerine getiren kimse gibi sevap kazanır. Bir farzı eda eden de, başka aylarda yetmiş farzı yerine getiren gibi sevap kazanır. 

Bu ay, sabır ayıdır. Sabrın karşılığı cennettir. Bu ay, ihsan, yardım ve eşitlik ayıdır. Bu ay, mü’minin rızkının arttığı bir aydır. 

Kim bir oruçluyu iftar ettirirse bu, onun günahlarının bağışlanmasına ve cehennemden kurtulmasına sebeb olur. İftar ettirdiği Müslümanın aldığı sevaptan bir şey eksilmeksizin onun kazandığı kadar da sevap kazanır.” 

“- Bizim hepimiz bir oruçluyu iftar ettirecek imkâna sahip değildir…” dediler. Bunun üzerine Resûl-i Ekrem (s.a.v); 

“Allahû Teâlâ bu sevabı bir oruçluya bir hurma veya bir yudum su ya da bir içim süt ile iftar ettirene de verir” buyurduktan sonra hutbesine şöyle devam etti: 

“Bu ay evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennemden kurtuluş olan bir aydır. Kim (bu ayda) emri altındakilerin yükünü hafifletirse, Allah onu bağışlar ve cehennemden azâd eder.“

“Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olurmu?” Kur’ani ikazın ışığında ve Ramazan ayının mübarek aydınlığında nefis muhasebelerimizi yaparak İslamla aramızdaki mesafenin sıfırlanmasına çalışmak en önemli bir CİHADIMIZ olacaktır. 

Bugüne kadar çoğu kez gereken dikkati gösteremediğimiz; gıdalarımızın, ilaçlarımızın, kozmetik ürünlerimizin helal ve temiz olup olmadıklarına, aynı zamanda sağlıklı olup olmadıklarına bu ayın hürmetine daha biraz dikkat ve itina göstermeye gayret edelim. Bu anlayışla alışveriş yaptığımız marketleri, kasapları, fırınları, pastaneleri yeniden gözden geçirelim. 

Bu gün ümmet olarak duaya ne kadar muhtacız! İslam topraklarında kan var, gözyaşı var, hıçkırık var. Zalimler, gece gündüz demeden, çoluk, çocuk, kadın demeden Müslümanları vurmaya devam ediyor. Gözyaşlarımızı akıta akıta dua etme zamanıdır. Gücümüz yettiğince yardımlarına koşarak fiili duaların yapılacağı zamandır. Birbirimizi sevme zamanıdır. Bir ve beraber olma zamanıdır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir