“Bölgeye habis bir ur, virüs gibi yerleştirilen İsrail’in güvenliği için her türlü kirli oyun, plan devreye sokulmuştur. Son olarak BAE’nin İsrail ile yaptığı normalleşme anlaşması da bu planların küçük bir parçasıdır. ABD tarafından yüzyılın anlaşması diye sunulan ‘Yüzyılın İhaneti’ olan bu plan Kudüs ve Ortadoğu’da tamamen Filistin varlığını dolayısıyla Müslümanları ortadan kaldırma, ve Türkiye’nin nüfuz alanını daraltma planıdır. BAE’nin İsrail ile anlaşması Kudüs, Mescid-i Aksa ve Filistin davasına ihanettir. Halkına sırtını dönen bir yönetim bir süre sonra mutlaka layık olduğu şekilde devrilir. Türkiye’nin Ortadoğu’da ve Akdeniz havzasındaki güçlü duruşu karşısında yeni cepheler açma planı yapan küresel emperyalizm bu kampa yeni üyeler katmak istiyor.
Seneler önce, 1970’li yıllarda, Yeni nesil Müslümanlar, uyanmaya başlarken, kendilerine sunulan birçok gıda maddesinin Müslümanlarca tüketilmemesi gerektiğini tespit ettiler ve bu maddelere karşı kendilerini korumaya aldılar. Bu yeni akım, 100 yıldır bütün dünyanın gıda üretim, kontrol ve ticaretini elinde tutan AB’nin dikkatini çekti. Ürün üretim ve kontrolünün biranda ellerinden kaçacağı endişesi ile hemen onların Standartlar merkezi olan CEN’e talimat vererek bir helal standart ve sertifikalama kuruluşunu kurdurdu. İslam ülkerindeki uşakları da yanına alarak bütün dünyaya ilan etti.
Bu, İslam ümmeti için, elindeki son silahını gayrimüslimlere teslim etmek gibi bir şeydi. Rabbim GİMDES’e feraset verdi, bu tehlikeyi gördü 2015 yılında bütün dünyadaki helale duyarlı bağımsız kurumları İstanbul’a davet etti. Toplantı sonucu tarihi karar; “ Müslümanların Helaline gayrimüslimler karışamaz.” oldu. Bu karar bütün dünyada yankılandı ve AB ister istemez bu uygulamayı iptal etmek zorunda kaldı.
Bu defa kendisine sadık güya İslam devletçiklerinde Helal Akreditasyon kurumları kurdurarak AB’nin menfaat çarkına destek verecek yeni bir sistemi devreye soktu. Birleşik Arap Emirliklerinde ESMA, Suudi Arabistan’da GAC Helal Akreditasyon Kuruluşları sayesinde bu yeni sistemle AB dünya ekonomisindeki hakimiyetini sürdürmeye ve bütün üretimleri kontrol etmeye devam etti.
BAE’nin İsrail ile bu yeni anlaşması Kudüs, Mescid-i Aksa ve Filistin davasına büyük bir ihanettir. Türkiye’nin Ortadoğu’da ve Akdeniz havzasındaki güçlü duruşu karşısında yeni cepheler açma planı yapan küresel emperyalizm bu kampa yeni üyeler katmak istiyor.
Müslüman Ümmete dönük bu emperyal kakışmaya karşılık biz de “Müslümanların Helaline gayrimüslümler ve uşakları karışamaz deklarasyonu ile karşı çıkıyoruz.